Kılıçlar, büyü ve sonsuza dek sürecek olan bir kavgayla ilgili olan Bartuc'un Mirası, Blizzard Entertainment'in çok satan, ödüllü bilgisayar oyunun Diablo'dan ilham alınarak yaratıldı.
Arkadaşlarını öldüren bir savaşçı Norrec...
Zalim ve hırslı general General Augustus Malevolyn...
Arkadaşlarının peşine düşen iki yaşayan ölü, Sadun ve Vizjerai büyücü Fautzin...
Rathma'nın müridi, güzel büyücü Kara...
Generalin güzel ve kurnaz sevgilisi büyücü Galeona...
Cehennem efradından iblis Xazax...
Oynayanların tüylerini ürpertip, bitirmeden bırakamayacakları bir alışkanlık haline getiren, dünyanın en popüler bilgisayar oyunu Diablo dünyasında yazılan Bartuc'un Mirası Artemis Yayınları tarafından yayımlandı.
Efsaneye göre, iblisler tarafından korunan bir mağarada öylesine olağanüstü bir hazine vardı ki, onu bulacak kadar yaşamayı başaranları kral yapacaktı. Norrec ve arkadaşları oraya gitmiş, köy halkına haber vermeden gecenin köründe labirente girmişlerdi...
Tuhaf canavarlarla savaşıp ölümcül tuzaklardan kıl payı kurtulduktan sonra... onlardan önce gelen birinin yeraltı labirentini talan edip değerli hemen her şeyi aldığını fark etmişlerdi. Köye döndükleri zaman üzücü gerçeği öğrenmişlerdi; görünüşe göre, birkaç hafta önce büyük bir kahraman labirentin derinliklerine inip korkunç iblis Diablo'yu öldürmüştü. Hazinelere dokunmamıştı ama o gittikten kısa süre sonra gelen maceracılar onun becerisinden güzelce yararlanmış, daha küçük tehlikelerle savaşarak bulabildikleri her şeyi götürmüşlerdi.
Köyden ayrılmaya hazırlanırlarken, aklının yerinde olduğu şüpheli bir köylünün sözleri Norrec'i hiç teselli etmemişti. Adam onları uyarmış, Gezgin diye bilinen kahramanın aslında Diablo'yü öldürmediğini, bu iğrenç kötülüğü yanlışlıkla serbest bıraktığını söylemişti.
Ardından başlayan Norrec'in ejderha kafasını andıran sarp bir dağ zirvesiyle ilgili sürekli gördüğü rüyası yüzünden aylarca zaman harcamışlardı.
Gizli geçidi bulup mezara girdiklerinde en son karşılarına çıkan salondaki askıda miğfersiz, komple, kan kırmızısı bir zırh vardı. Karşılarına birden çıkan yaşayan ölülerle savaşlarında tam ölmek üzereyken kendinden geçerken, şansa Norrec'in eline değen kan kırmızısı bir zırh eldiven yaptığı büyülerle onları kurtarmışSavaşçı kendine geldiğinde, eldiven ve ait olduğu zırhı giyiyordu. Aynı zırh savaş arkadaşlarını öldürüp bilinmeyen bir rotadan onu zorla ilerlemeye zorladı. Savaşbeyi Bartuc'un zırhı kendi kaderini kendisi çizmek istiyordu...